Lamina ve Zirkonyum Kaplamalar

Hastanın dişlerinin üzerine yapıştırılan, fark edilmeyecek kadar ince bir porselendir. Bu porselenler, çok ince olmalarına karşın, diş yüzeyine yapıştırıldıklarında son derece sağlamlılık gösteren bir yapıdadır.

Porselen Laminalar en çok tercih edilen uygulamadır.

İlk randevuda Diş Hekimimiz , hastanın dişlerinin ölçülerini alır ve resimlerini çeker. Son hali ile ilgili bilgilendirme yapılır. Hastanın diş etlerinde incelemeler yapılır. Diş etlerinde bir işlem uygulanacağı zaman ise, örneğin gülümseme sırasında dişler çok ortaya çıkıyor ise, gingivektomi adı verilen diş etlerini kısaltma işlemi yapılır. İşlem için birkaç gün beklenip, diş etleri son şeklini aldıktan sonra, dişlerin ön tarafında porselen laminaya yer açmak için çok az bir miktar aşındırma yapılır. Dijital tarayıcı ile bilgisayar ortamında alınan ölçülere bilgisayar ortamında tasarım yapılır yada geleneksel yöntemlerle alınan ölçüler laboratuvara teslim edilir ve 2. seansta laminaların ağza yerleştirilme tedavisi uygulanır.

Porselen laminaların avantajları ise fazlası ile natürel ve estetik bir görünüşte olmalarıdır. Tedavi gören kişi dışında, porselen uygulamasını kimse anlamaz. Dişlerin sadece ön kısmında kesim uygulanır. Dişlerin dile bakan bölgesi gerçek diş kısmı olduğu için dil herhangi bir farklılık hissetmez.

Bu işlem için daha önce dişlerin kesilmemiş olması şarttır. Kaplama yapılmış ise, artık porselen lamina yaptırmak mümkün değildir. Laminaları olumsuz şekilde etkileyecek kapanış sorunu ismi verilen bir problem var ise veya dişler çok aşırı çapraşık ise yine porselen lamina uygulaması yapılamayabilir. Kişiye uygun biçim, büyüklük ve renkte yapılan porselen laminalar uygulandıktan sonra kullanırken çok aşırı dikkat göstermesine gerek yoktur. Sadece kendi dişlerine gösterilmesi gereken önemi göstermek yeterli olacaktır. Üst düzey bir ağız bakımı (günlük diş ipi kullanımı şartı ile) ile uzun yıllar sağlıklı, doğal porselenlerle dolaşma imkanı vardır.

Rahat bir biçimde gülümseyebilmek, resimlerde gülüşünü saklamamak birçok kişinin sahip olmak istediği bir özelliktir. Artık etkileyici bir gülüşe imkan sağlamak günümüz teknolojisiyle oldukça mümkündür. Laminate vener adı verilen uygulama tekniğiyle kişilerin istedikleri gülüşe sahip olmaları bir hafta gibi kısa bir zamanda gerçekleşmektedir.

Laminate vener kaplamalar temel olarak, renk değişikliklerinin giderilmesi ve belli bir dereceye kadar şekil düzeltilmesi amacıyla yapılabilirler. Başlıca uygulama alanları şu şekilde özetlenebilir:

  • Renklenmelerde, bleaching (diş beyazlatma) gibi metotlarla sonuç alınmayan ileri derecedeki antibiyotik, flor vb. lekelerinde kalıtsal yapı ve renk bozukluklarında,
  • Ayrık dişleri bitiştirmede (diastema kapama),
  • Kırık veya aşınmış dişlerin restorasyonunda,
  • Rengi ve yapısı bozulmuş eski dolguların düzeltilmesinde,
  • Çapraşık ve eğri dişlerin düzeltilmesinde (ortodontik tedavi alternatifi olarak) kozmetik bir alternatif olabilir.

Hemen hemen herkes! Yukarıdaki sebeplerden dolayı şikayetçi olan her yaş grubundaki kişiler laminant tedavisinden yararlanabilir. Ancak, çene bozuklukları, tırnak yeme, kalem ısırma gibi kötü alışkanlıklar ileri derecede dişeti tahribatlarının mevcut olduğu durumlarda uygulanmaz. Buna en iyi karar verecek olan diş hekiminizdir.

Öncelikle dişiniz işleme hazırlanır, üzerindeki artıklar temizlenir. Ardından dişinizin tam bir kopyasını elde etmek için ölçü alınır. Porselen malzemeden dişinize yapıştırılacak olan tabaka hazırlanır. Son olarak da, adeziv sistemlerde (bonding) olduğu gibi, laminatlar da mevcut dişin yüzeyine rezinle (yapıştırıcı bir ara madde) kaynaştırılır.

Laminatlar iyi bir ağız bakımıyla yıllarca sorunsuz olarak kullanılabilirler. Çünkü diğer adeziv sistemlerden (bonding) daha üstün özelliklere sahip porselenden imal edilmişlerdir. Lekelenme ve aşınmaya karşı daha dirençlidirler. Ömürlerini uzatmak için ağız bakımına dikkat etmek gerekir. Ayrıca, çok sert gıdaları ısırmaktan, tırnak yemek gibi kötü alışkanlıklardan kaçınmak gerekir.

  • Küçük bir müdahale ile çok kısa sürede sağlıklı ve doğal bir görünüş elde edilir,
  • Dişinizde sadece, tırnak genişliğinde bir yuva açılması (ki bu da her zaman gerekmeyebilir) yeterlidir,
  • Sağlam, renkleri bozulmayan ve dayanıklı malzemelerden üretilirler.
  • Dişlerinizin doğal yapısı bozulmadan istediginizin estetik özelliklere sahip olması sadece lamineyt veneer ile mümkündür. Diş üzerinde ya hiç bir değişiklik yapılmaz ya da az bir düzeltme ile sonucun daha mükemmel olması sağlanabilir. Zaten diş üzerinden kaldırılan miktar 0,3-0,7 mmile sınırlı oluyor. Böylece hiç bir dişin kesilmesine (küçültülmesine) gerek kalmıyor.
  • Tedavinin laboratuvar aşaması sadece 3-4 gündür. Ancak gülümseme tasarımında bu süre sonunda dudaklarınızın yeni görünümünüze uyum sağlaması 3-4 haftayı bulabiliyor. bu uyum süresince bazı dudak egzersizleri ve okuma tavsiye ediyoruz. bu süre sonunda yüzünüzle tamamen bütünleşmiş ve yapay olduğu kesinlikle farkedilmeyen yeni dişlerinizle rahatlıkla gülümseyebilirsiniz.

Görünümünden memnun olmadığınız dişlerinizin bir kopyası elde edilerek üzerinde bir tasarım yapılabilir. yani dişlerinize hiç bir müdahelede bulunmadan önce dişlerinizde oluşturalacak değişiklik gösterilebelir.

  • Porselen yüzeyleri son derece pürüzsüz olacağı için sigara ve benzeri sebeplerden kaynaklanan lekelenmeleri ve diş taşı oluşumlarını minimuma indirir.
  • Kahve, çay, sigara gibi dış etkenlerle renk değiştirmez.
  • Materyal olarak oldukça kırılgandır. Fakat, mineye tam olarak yapıştırıldığında, germe ve çekme kuvvetlerine karşı direnci çok yükselir. Sözgelimi, yapışmış bir veneer’ı dişten bütün olarak sökmek mümkün değildir. Ancak elmas frezlerle diş yüzeyinden aşındırarak uzaklaştırılabilir.
  • Aşınmaya karşı direnci yüksektir.

Zirkonyum akıllı seramikler, vücudumuzla biyo uyum ve doğal görünüm sağlarlar. Yüksek teknoloji ürünü olan ve dayanıklılığını uzay mekiklerinde ısı kalkanı, spor arabalarda fren diski olarak kanıtlamış olan Zirkonyum oksit şimdi diş hekimleri tarafından kullanılmaktadır. Zirkonyum akıllı seramikleri uygulamasıyla diş hekimliği için geliştirilen bu teknolojik seramiğin prostetik tedaviye katkısı büyüktür.

Bu sistemde metal yerine yapı malzemesi olarak zirkonyum kullanılır. Yapılan çalışmalar diş hekimliğinin temel gereksinimleri olan estetik, sağlamlık, doku uyumluluğu ve doğallık konularında bugüne kadar ulaşılan en yüksek performansın elde edildiğini göstermiştir.

Tamamen manüpulatif becerinin bilgisayar destekli teknoloji ile birleştirilmesi sonucu ortaya çıkan bir yöntemdir. Klinikte elde hazırlanmış diş preperasyonları laboratuarda özel yöntemlerde şekillendirilir ve özel bir cihaz yardımıyla lazer tarama sitem ile okunur. Bu bilgiler cihazın şekillendirme bölmesine aktarılıp kuron veya köprünü bilgisayar tarafında işlenilir.

Böylece zirkonyum oksit alt yapı oluşmuş olur. Bu alt yapının üstü özel porselenler ile kaplanılır. Böylece ışığı geçiren (neon efektli), oldukça dayanıklı, estetik, doğal görünümlü kuron ve köprüler elde edilmiş olur. Sistemin en büyük avantajı ulaştığı çok yüksek dayanıklılıkla porselenleri artık köprülerde de kullanılabilir hale getirmesidir.

Estetik Diş dolguları (kliniğimizde amalgam dolgu tercih edilmemektedir)
Tamamen manüpulatif becerinin bilgisayar destekli teknoloji ile birleştirilmesi sonucu ortaya çıkan bir yöntemdir. Klinikte elde hazırlanmış diş preparasyonları laboratuarda özel yöntemlerde şekillendirilir ve özel bir cihaz yardımıyla lazer tarama sitem ile okunur. Bu bilgiler cihazın şekillendirme bölmesine aktarılıp kuron veya köprü bilgisayar tarafında işlenilir.

Porselenin kırılgan yapısından dolayı kron ve köprü tüm kaplamalarda porselenin sağlamlığını arttırmak için alt yapı olarak sert ve dayanklı bir madde kullanma zorunluluğu vardır. Zirkonyum desteklilerde bu madde zirkonyum alaşımından meydana gelmektedir.

  • Tek diş kuron restorasyonları
  • 3-6 üyeli (anatomik uzunluğu 38 mm.ye kadar olan) köprüler
  • İmplant üstü kron-köprü çalışmaları
Şu ana kadar zirkonyum oksit çok sert bir malzeme olduğundan zor işleniyordu ve bu yüzden protez olarak kullanımı çok zordu. Ancak yapılan son çalışmalarla bu sert ve dayanıklı malzeme ağızda kullanılabilir hale getirildi.
Dişhekiminizin belirttiği özelliklere göre yeni dişinizin bir modeli diş laboratuarında yapılır. Bu model yardımıyla bilgisayar kontrolünde zirkonyum oksit kuron veya köprünüz üretilir.
Daha sonra dişinizin doğal rengine uyması için, yapılmış olan zirkonyum oksit’e seramik kaplama uygulanır.

Zirkonyum akıllı seramikleriyle diş restorasyonu hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz, lütfen diş hekiminizle görüşünüz.

Bu sistemde alt yapı olarak metal yerine beyaz bir renk olan zirkonyum alaşım kullanılır. Sistemin en büyük avantajı, ulaştığı çok yüksek dayanılılıkla, arka bölgedeki köprülerde tam estetik bir görünüm sağlamaktır.

Bir veya birden fazla diş eksikliğinde, komşu dişlerin küçültülüp, bunlara gelen özel kaplamalardan destek alınılarak ara boşlukların doldurulması işlemidir.
Herhangi bir nedenle diş kaybı meydana geldiğinde komşu dişlerde bu boşluğa doğru hareket başlar. Bunun sonucunda yandaki dişlerde dişeti problemleri, bu boşluğa devrilmeye bağlı kemik kayıpları, estetikte bozulma ve çiğneme kuvvetlerinde değişiklikler meydana gelir. Eğer uzun süre bu boşluk implant yada köprü ile restore edilmezse bu komşu dişlerde de kayıplar olabilir.

Altyapı olarak standart metal “quotni-co” veya değerli metal “quotau” alaşımlar kullanılabilir. Altın diş hekimliğinde kullanılan maddeler içinde, diş ve dişeti ile uyumlu en kıymetli malzemelerden birdir. Bu yüzden değerli metal kullanılarak yapılan uygulamalar ile daha sağlıklı ve estetik sonuçlar elde edilir.

Güçlendirilmiş porselenden yapılırlar. Kuronların görüntüsünü pek çok şey etkilese de en önemlisi ışığa verdikleri tepkidir. Doğal dişler ışığı geçirir. Bunun sonucu olarak da dişte derinlik ve canlılık ortaya çıkar. Metal desteksiz porselen kuronların (full porselen) ışık geçirme özelliklerinden dolayı, derinlik ve canlılıkları daha fazladır böylece doğal dişe en yakın sonuçlar elde edilir.

Güçlendirilmiş porselenin özel makinalarda sıkıştırılması ile elde edilir. Özellikle ön dişlerde, ışık geçirgenliğinin çok iyi olmasından dolayı tercih edilir. Arka bölge için çiğneme kuvvetlerine karşı yeterince dayanılıklı değildir.
Full porselenler ışığı geçirdiklerinden doğal diş yapısına çok benzer bir estetik oluştururken, çok iyi yapılmış bile olsa metal porselenlerde bir donukluk ve yapaylık vardır. Bu nedenle özellikle ön dişlerde full porselenler tercih edilir.
Metal destekli porselenler bazı ışıklarda (disko,fotoğraf makinası flaşı vb) ağızda yokmuş gibi koyu renk bir boşluk görüntüsü verirler. Full porselenler ise aynı doğal diş gibi her türlü ışığı geçirirler.
Metal destekli porselenler mekanik olarak dişe yapıştırılırlar. Full porselenler ise mekanik ve kimyasal olarak dişe tutturulur. Bu yüzden metal desteklilere göre tutuculukları çok daha yüksektir.
Alt yapısında metal olmadığı için kuron – diş eti hizasında koyu renk bir çizgi olmaz. Daha estetik bir görüntü sağlanır.
Diş eti çekildiğinde, full porselenler estetik görünümlerini korurlarken, metal porselenler diş ile birleştikleri bölgede kötü bir görüntü oluştururlar.
Alt yapıda kullanılan bazı metallere karşı (nikel vb.) oluşabilecek allerji riski full porselenlerde yoktur.